Berlin’deki soğuk bir Aralık sabahı, Radisson Hotel’in sakinleri otelin lobisindeki devasa AquaDom akvaryumunun patlamasıyla sarsıldı. Olay, oteldeki herkes için şok ediciydi.
Patlama, sadece birkaç saat önce meydana gelmiş olsaydı, sonuçlar çok daha yıkıcı olabilirdi. Peki ama bu yıkım nasıl gerçekleşti?
AquaDom, 2003 yılından bu yana binlerce tropikal balığı barındıran cazibe merkeziydi.
Ancak bu huzurlu ortam, 1 milyon litre suyun aniden lobiyi basmasıyla kaosa dönüştü.
Kırılmanın etkisiyle su, otelin içinde ve dışında büyük hasarlara neden oldu. Tuzlu su dalgaları, lobiyi ve bitişik dükkânları harabeye çevirdi. Enkaz sokağa savruldu ve oteldeki atmosfer bir anda değişti.
Akvaryumun neden patladığına dair kesin bir cevap bulunamadı.
Güvenlik kameralarının olmaması ve yeterli görgü tanığı bulunmaması, spekülasyonların ortaya çıkmasına neden oldu. Malzeme yorgunluğu, sabotaj, yapısal hatalar gibi çeşitli teoriler gündeme geldi.
İki malzeme uzmanı Christian Bonten ve Robert Kirchner, akvaryumun parçalarını detaylı bir şekilde inceledi. Ancak tüm çabalarına rağmen, kırılmanın kesin nedenini belirleyemediler.
Hasar için olası hipotezler var.
Uzmanlar, tadilat sırasında yapılan hataların ve akrilik panellerin zamanla nasıl deforme olduğunun altını çiziyor. Tadilat sırasında kullanılan aletlerin akvaryumun contalarına zarar vermiş olabileceği düşünülüyor.
2019 ve 2020 yılları arasında akvaryumun kapsamlı tadilattan geçirildiğini belirtmekte fayda var. Bunun için tüm balıklar akvaryumdan çıkarıldı ve su tamamen boşaltıldı.
Ancak akrilik nemi emdiğinde yüzeyi genişler, kuruduğunda ise büzüşür. Bu da yüzeyde küçük çatlaklar oluşmasına neden olabilir. Akvaryum yeterince kısa sürede suyla doldurulmamış olabilir.
Yani neden kırıldığı henüz belirsiz gibi duruyor. Bu devasa akvaryumun çöküşü, mühendislik ve yapısal bütünlük konularında ciddi soru işaretleri yaratmadı desek yalan olur.
İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz:
